Kültürel Kahramanlar Uyuşturucuya Karşı
Ekim 2015’te başvurusunu yaptığımız Kültürel Kahramanlar Uyuşturucuya Karşı adlı projemiz Türk Ulusal Ajansı tarafından hibe almaya hak kazandı.
KÜLTÜREL KAHRAMANLAR UYUŞTURUCUYA KARŞI
Ekim 2015’te başvurusunu yaptığımız Kültürel Kahramanlar Uyuşturucuya Karşı adlı projemiz Türk Ulusal Ajansı tarafından yapılan değerlendirme sonucu hibe almaya hak kazandı. 9 ortaklı projemizin (Kargenç Kulübü, Karasu Belediyesi, Azerbaycan, Bosna- Hersek, Hırvatistan, Macaristan, Ukrayna, Litvanya ve İtalya) faaliyet programı için hemen hazırlıklara başladık. Öncelikle Nisan ayında ön hazırlık toplantısı olacaktı. Mart ayında Sultanahmet’teki terör saldırısı ortaklarda tedirginlik yarattı. Bazıları gelme konusunda kararsızdı. Hemen arabaya atlayıp İstanbul’a gittik. Boğaziçi Köprüsünden ve Taksim’den yer bildirimi yaptık ve çektiğimiz fotoğrafları paylaştık. Bu ortaklarda etkili oldu ve biletlerini aldılar.07-10 Nisan tarihlerinde Karasu’da yaptığımız ön hazırlık toplantısı genelde proje planlaması ile geçti.
Ve 27 Mayıs’ta proje için artık geri sayım bitmişti. Gelen ortakları Karasu terminalinde karşıladık ve birlikte konaklamanın yapılacağı Carpediem Diamond Otel’e geçtik.
İlk gün ülkelerin kendilerini tanıtımı ve uyuşturucu ile ilgili sunumları yapıldı. Akşam her ülke akşam yemeği için Karasu’daki bir aileye konuk oldu. Kültürümüzü tanıtmak açısından çok verimli olduğunu düşündüğümüz bu aktivite ortaklar tarafından da çok beğenildi. Üzerinde en fazla konuşulan konu ise Bosna- Hersek lideri İsmail SEHİC’in konuğu olduğu Süleyman MUÇİN’in evinde yarım tepsi baklava yemesiydi.
Mayıs ayına göre hava oldukça sıcaktı. Sahilde oyun ve temizlik aktivitesi yapılacaktı. Serdar MUTİ(Çipi) hemen sazı eline aldı ve Survivor’ı aratmayacak bir parkur kurdu. Çok zorlu ve eğlenceli olan parkur, sonrasında deniz bizi oldukça yordu. Ancak daha temizlik yapacaktık. Hemen gruplar dağılmadan çöp torbalarını dağıttık. Fazla büyük olmayan bir alanda yaptığımız sahil temizliğinde bir traktöre yakın çöp çıktı. Bu da temizlik anlayışımızı tekrar ve ciddi olarak gözden geçirmemiz konusunda bizi derin düşüncelere daldırdı.
Pazartesi günü Kent Park’ta Şehit Üsteğmen İbrahim Abanoz Anadolu Lisesi’nin resim sergisine katıldık. Gülçin ÇAR ve öğrencileri yine döktürmüştü. Sergiden sonra sıra Türkiye’ye gelen yabancıların bayıldığı Pazar alışverişine gelmişti. Ortakları bizim için eziyet onlar için büyülü bir yer olan pazar yerine götürdük. Yüzlerindeki mutluluk görülmeye değerdi.
Akşamları kültürel geceler yapıyorduk. Kulüp Doğa Düğün Salonunda yaptığımız bu faaliyetler oldukça dikkat çekiciydi. Ülkelerin kültürel yemeklerini tadıyor ve sonrasında dans ediyorduk. Bizim için en dikkat çekicisi Azerî ekipti. Bize muhteşem bir Kafkas gösterisi sundular. Kültürel geceler günün yorgunluğunu atmak için en iyi yol olmuştu. Bu arada bize Kulüp Doğa Düğün Salonu’nu açan Mustafa EKŞİ’ye de ne kadar teşekkür etsek azdır. Günlerce “Siz bu tesisi kültürel geceler için nasıl aldınız?” , “Bizim orada bir akşam için en az 10 000 euro ödemeniz gerekir” diye bir sürü soru ve yorum aldık. Proje aktiviteleri süresince katılımcılar Karasu halkından gördükleri misafirperverliği sık sık dile getirdiler.
Carpediem Diamond Otel’in Aquaparkı boş zamanlarımızda en fazla zaman geçirilen yer oldu. Küçük yarışmalar ve kaynaşmaya yönelik oyunlar proje boyunca devam etti. Son günlere doğru artık sertifikaların hazırlanması ve ana faaliyet olan yaratıcı drama aktivitesi hazırlıkları yapıyorduk. Drama aktivitesinde gruplar uyuşturucu ile ilgili haberleri inceleyip olaylara kendi açılarından bakarak canlandırma yaptılar. Bu süreçte çok dikkat çekici performanslar ortaya çıktı. Özellikle gençlerin uyuşturucu batağına sürüklenirken ihtiyaç duyduğu küçük dokunuşların yapılması ve ya yapılmamasının sonuçları arasındaki uçurum herkesi dehşete düşürdü. Bir gencin uçuruma doğru sürüklenirken ihtiyacı olan küçük bir gülücük veya azıcık sevgiyi ondan esirgemek toplumsal bir yarayı daha da fazla kanatmaya neden olduğunu keşfettik. Bu sonuçlara varmamız ülkeler bazında olan olayları ve istatistikleri incelememiz sayesinde oldu.
Projenin son günü sertifika töreni ve dilek temennilerin paylaşımı, ardından değerlendirme toplantısı ile geçti. 7 farklı ülkeden gelen 35 kişiyi Karasu’da ağırlamanın mutluluğu ile ortaklarımızı tekrar görüşme dilekleri ile uğurladık. Geçen süreçte kurduğumuz güçlü dostluklar yeni proje planlamaları ile pekişti. Ortaklarımız planladıkları faaliyetler için bize davetiyeler gönderdi ve tekrar Karasu’ya gelmek için sabırsız olduklarını ilettiler. Bölgemizde pek çok insanın burun kıvırdığı Karasu’nun yabancıların gözünde rüya şehir gibi olması bizi de şaşırtmadı değil.
Güzel ilçemizi özellikle temizlik anlamında daha iyi yerlere taşımak bundan sonra bizlerin görevi olacaktır.
